TÜRKİYE CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANLIĞI’NA TAM GÜN İLE İLGİLİ MEKTUP

Sayın Cumhurbaşkanımız ,

Kamuoyunda “Tam Gün” yasası olarak bilinen Torba Yasa TBMM Genel Kurul’undan geçmiş bulunmaktadır. Bu Torba Yasa ile ilgili görüşlerimizi, Türkiye’de görev yapan beş bine yakın kadın-doğum uzmanını temsil eden bir dernek olarak size bildirmek istiyoruz. Torba Yasa bir çok maddede Anayasa’ya aykırılıklar içermektedir ve yürürlüğe girdiği takdirde sağlık alanında telafisi zor zararlara yol açacaktır.

Bu hususları kısaca özetlemek gerekirse:

  • Torba Yasa, her mesleğin en doğal hakkı olan serbest çalışma olanağını ortadan kaldıran, aynı üniversitede farklı meslek dallarına sağladığı olanakları nedense hekimlere kısıtlayan bir anlayışla kaleme alınmıştır. Bu yasayla doktor bir öğretim üyesinin mesai sonrası serbest çalışması önlenirken, bir hukukçu ya da mühendis öğretim üyesi için aynı şey geçerli değildir. Bu Anayasa’nın eşitlik ilkesine açıkça aykırıdır.
  • Torba Kanun yürürlüğe girdikten sonra,muayenehanelerini kapatmayan öğretim üyeleri istifa etmiş sayılacaktır. Bu şekilde çok sayıda, yaşı 50’yi geçmeyen ve emekliliğini de hak etmiş öğretim üyesi üniversitelerden ayrılacak ve serbest çalışmayı seçecektir.Bu durum zaten düşmekte olan eğitim kalitesini bozacak ve uzun vadede onarılmaz zararlar oluşturacaktır.
  • Mesai sonrası serbest çalışma isteyen öğretim üyelerinin de belirli şartlarda ancak %50 sine izin verilebileceği yasalaşmıştır.Öğretim üyelerinin yalnızca yarısının bu haktan yararlanabileceği kararı da Anayasa’ya aykırıdır. Bu oranın neye dayanarak saptandığı belirsizdir.
  • Zaten az sayıda olan, son derece iyi yetişmiş öğretim üyelerinin üniversitelerden ayrılması hiçbirimizin istediği bir şey değildir.”Biz bu öğretim üyelerinin istedikleri paraları veremeyiz”söylemi de doğru bir söylem değildir, çünkü bu öğretim üyelerinin devletten böyle bir talebi yoktur.
  • Serbest çalışmayı tercih etmeyip kanunla içeride çalışacak olan öğretim üyeleri de maalesef mutsuz ve verimsiz bir döneme gireceklerdir.Kanunda sağlanacak küçük bir değişiklik bir çok değerli bilim insanını topluma kazandıracaktır.Ayrılacak olan öğretim üyelerinin ancak % 5’lik bir kontenjan içerisinde üniversite ile sözleşme yapabilmesi ile ilgili bu oran da yine yasalara aykırılık oluşturmaktadır.
  • Bu yasayla artık acil bir durumla karşılaşan hekimler, duruma müdahale ederken iki kere düşünmek zorunda kalacaktır. Acaba şu anda müdahale edersem ,ruhsatsız sağlık hizmeti veriyorum diye başıma bir iş gelir mi diye düşünecektir .Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir kısıtlama olamaz. Hekimlik evrensel bir meslektir.Hiç bir otorite bir hekim bir hastaya yardım ediyor diye onu hapse atmaz.Böyle bir durum kabul edilemez. Hekimler eleştirilen olağanüstü durumlar dışında da,günlük yaşamın her anında gerektiğinde hastalara müdahale etmektedir.Bir hekim gerekirse komşusuna yardım edebilmektedir. Bu masum yardımların bile yoruma göre suç sayılabilmesi son derece yanlış olacaktır.

Sayın Cumhurbaşkanı’mız,

Bir hekimin geçirdiği eğitim süreleri, mecburi hizmetleri ve kariyer süreleri hesaplandığında, yılların geçtiği, hem iş riski hem de eğitimi açısından başka hiçbir meslek grubuyla karşılaştırılamayacak kadar zorlu olduğunu hepimiz biliyoruz. İyi niyetiniz, insanlara her zaman olumlu yaklaşan tutumunuz ve anlayışınızla, hekimleri mağdur edecek, eğitim kalitesini düşürecek, yüksek vasıflı kariyer insanlarını ülkesine hizmet edemeyecek duruma getirecek , Anayasa’ya aykırılıklar içeren bu yasayı onaylamamanızı arz ediyor, Türkiye’de görev yapan tüm kadın doğum hekimleri adına size en derin saygılarımızı sunuyoruz.

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Yönetim Kurulu adına,

Genel Başkan

Prof. Dr. Cansun Demir