TJOD BAŞKANI SAĞLIK HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRÜ PROF. DR. İRFAN ŞENCAN’LA GÖRÜŞTÜ

TJOD Başkanı Prof. Dr. İsmail Mete İtil, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Şencan’la meslektaşlarımızdan TJOD’ye iletilen sorunlarla ilgili olarak görüşmüştür.Görüşmede aşağıdaki konular Sayın İrfan Şencan tarafından vurgulanmıştır.

Performans sistemi: Kadın *doğum performans puanlarının düşük olduğu, primer sezaryen puanı da dahil olmak üzere bir çok operasyonun genel olarak puanlamasının diğer branşlara göre düşük olduğu, bunlarda nasıl bir iyileştirme yapılabileceği sorulmuştur. Prof. Dr. Şencan, bilindiği gibi ödemelerde global bütçe uygulamasına geçildiğini, sadece puan yükseltmekle gelirlerin arttırılamayacağını, genel ödeme bütçesinin arttırılması gerektiğini belirtmiştir.Eğitim hastaneleri, 2. Basamak ve taşrada durumun farklılıklar içerdiğini, eğitim hastanelerinde vaka sayısının çok olmasına karşın ödemelerin düşük kaldığını bunu nöbette yapılan işlemlerin ücretlerini arttırarak gidermek için çalışma başlattıklarını belirtmiştir.Dünyada yaşanan ekonomik kriz nedeniyle, maliyenin ücretlerde iyileştirme isteklerini geri çevirdiğini.global bütçede artış sağlayamadıklarını söylemiştir.

Üniversitelerin durumu: Üniversitelerde, ikili çalışma düzeninin kesinlikle engelleneceğini, şu anda YÖK’ün muayenehanesi olan hekimlerin sözleşmeli hale getirilmesi ile ilgili kanun teklifini incelediğini, bu teklifi bu yıl içerisinde TBMM’ye sunacaklarını belirtmiştir. Sözleşmeli öğretim üyelerine saat başı ödeme yapılacağı bu ödemenin de 200-400 Tl arasında değişeceğini söylemiş, yine üniversitelerdeki performans ödemeleriyle ilgili olarak da YÖK’ün düzenleme yapabileceğini bu konuda çalışılması gerektiğini vurgulamıştır..

Branş hekimlerinin Acil Serviste aile hekimi gibi çalıştırılmaları: Kadın Doğum Uzmanı arkadaşlarımızın bazı devlet hastanelerinde acil serviste çalıştırılmaları ve nöbet tutmaları ile ilgili olarak; buna özellikle yeni açılan veya yenilenen hastanelerde mecbur kalındığını, hukuksal olarak bir sakınca olmadığını kısa vadede sorunun çözüleceğini belirtti.

Tıp Merkezi hekimlerinin SGK anlaşmalı olsun olmasın, özel hastanelerde ameliyat yapamaması: Prof. Dr. Şencan, “ Sağlıktaki yeni yapılanmada” Tıp Merkezlerinin kurum olarak kabul edildiğini ve burada çalışan hekimlerin de kadrolu olduğunu , özel hastanede ameliyat yapabilmesi için, o hastanede de kadroya geçmesi gerektiğini, özel hastanede geçeceği kadroların daimi kadro olarak kabul edilmediğini ve büyük bir sıkıntı yaşanmayacağını belirtti.Muayenehaneler için böyle bir zorunluluk olmadığı belirtildiğinde, muayenehanelerin kurum olmadığını, yapılanmada “ serbest meslek icrası “ kavramı altında ele alındığını o nedenle aynı şekilde değerlendirilemeyeceğini belirtti.

Muayenehanelerin durumu ve geleceği: Prof. Dr. Şencan’a muayenehanelerde serbest çalışan hekimlerin bir çok kaygısı ve zorlukları olduğu, gelecekte günü birlik kararlarla toptan kapatılma, ruhsat alma zorluklarının daha da artması, tek bir özel hastaneyle çalışma vs. gibi zorlamaların gündeme gelip gelmeyeceği soruldu. Prof. Dr. Şencan, muayenehanelerin kısıtlanması gibi bir düşüncelerinin olmadığını, bu arkadaşlarımızın istediği hastanede SGK ile ilişkili olmamak kaydıyla ameliyat yapabileceklerini belirtti.Bakanlığın engellemeye çalıştığı konunun ikili çalışma sistemi olduğunu ve bunu üniversitelerde de kaldırmak için her türlü önlemi alacaklarını belirtti.

 

Değerli meslektaşlarımız,

“ Sağlıkta Dönüşüm Programı” Türkiye’nin Sağlık Politikaların’da radikal bir değişime yol açmıştır. Bu politikalar küreselleşmenin sağlıktaki yansımaları olarak değerlendirilebilir.Dünya Bankası tarafından desteklenen bu politikaların doğal sonucu, uygulandığı her ülkede olduğu gibi çalışan ücretlerinin düşmesi, güvencesiz çalışma koşulları gibi faktörlerdir. Uygulanan küresel politikaların beklenen sonuçlarını, kadın-doğumcuların hatalarına, ya da Bakanlığın bizleri aslında pek sevmediğine bağlamak, eğer sevimli görünüldüğünde ya da hiç hata yapılmadığında ücretlerin artacağını düşünmek boş yere avunmakla eş anlamlıdır.Hiç bir hekim arkadaşımız kadın doğumcu olsun olmasın, performans sisteminin acı yansımalarını haketmemektedir. Her yıl hekimler ne kadar çalışırsa çalışsın, performans puanlarını ne kadar arttırırsa arttırsın , sisteme ayrılan para global bütçe aracılığıyla belirlenmektedir.Yapılan işin iki katına çıkması gelirin iki katına çıkmasını sağlamamaktadır. Yapılacak iyileştirmeler ancak başka bir hekim grubunun gelirinin kısılmasıyla mümkündür.Bu son derece açıktır.Sistemi bu şekilde görür ve kendimizi acımasızca sorgulamamıza yol açan, şunu ya da bunu eksik yapmamızın bu kötü sonuçları doğurduğunu yayarak bizi zayıflatan psikolojik savaşı da anlamış oluruz.

Sağlıkta yalnızca müşteri memnuniyetini önemseyen politikalar yerine, çalışan hakları ve memnuniyetinin de önemsenmesi şarttır. Bir tarafın görece olarak sürekli memnun, ama diğer tarafın sürekli ezildiği bir bir uygulamanın uzun sürmeyeceği görülecektir. TJOD meslektaşlarımızın sorunlarını yetkililere yansıtmak, diyalogla bir takım sorunları çözmek, gerekirse hukuki yollara başvurmak dahil her türlü çabayı göstermektedir. Süreç içerisinde hekimlerin haklı olduğu görülecektir. Tüm meslektaşlarımıza başarılı ve umutlu günler diliyoruz.

TJOD