COVID PANDEMİSİ SIRASINDA GEBELİK İZLEMLERİ NASIL YAPILMALIDIR?


COVID PANDEMİSİ SIRASINDA GEBELİK İZLEMLERİ NASIL YAPILMALIDIR?

Covid-19 enfeksiyonu kişiden- kişiye bulaşabilen bir enfeksiyondur. Enfekte kişilerin öksürmeleri aksırmaları ile ortama saçılan damlacıkların solunması ile bulaşır. Ayrıca bu solunum parçacıklarının kirlettiği yüzeylere ( kapı tokmakları, asansör düğmeleri vb..) ve cisimlere ( kutular vb..) kişilerin dokunup ellerini yıkamadan yüz, göz, burun veya ağıza götürülmesi ile de virüs alınabilir. Enfekte yüzeylere dokunmuş kirli ellerle göz, burun veya ağıza temas etmek risklidir. Virusun yüzeylerde canlı kalma süresi oldukça uzundur.

COVID-19 enfeksiyonu tüm dünyanın yeni karşılaştığı bir enfeksiyondur. COVID-19 enfeksiyonu ile ilgili bilgi birikimi gelen güncel verilerle hızla yenilenmektedir. Daha önceki yıllarda yaşadığımız viral solunum yolu enfeksiyon salgınlarında gebelikte düşük, erken doğum, gebelik kayıpları gibi problemler ve annelerde ciddi tablolar gözlenmiştir. Halen COVID-19’lu gebe hastalarda gebe olmayan kişilere göre daha ciddi bir hastalık tablosunun oluştuğuna dair bir bilgi yoktur.

Hastalığın yayılması hızının yavaşlatılması ve kişilerin hastalığa maruz kalmasının önlenmesi için sosyal izolasyon çok önemlidir.  Evden dışarı çıkmayı gerektirecek ciddi bir zorunluluk veya acil bir durum  yoksa gebelerin  “Evde Kal Türkiye” sloganına uygun şekilde evde zaman geçirmeleri önemlidir.

Korunmada en önemli noktalardan biri ellerin 20 saniye süre ile su ve sabunla yıkanması, ellerle yüze ağız, burun ve göze dokunulmaması ve sosyal izolasyon uygulanmasıdır.

Sosyal izolasyon günlerinde birlikte yaşadığımız ev halkı dışındaki arkadaş, komşu, akrabalarla yüzyüze görüşmekten kaçınılması gerekir. Yüz yüze temas yerine iletişimlerin telefon, sosyal medya gibi yollarla sürdürülmesi önemlidir. Sağlıklı kişilerin ev ortamında maske kullanmasına gerek yoktur, ama kalabalık ortamlara girilmesi zorunlu ise ( otobüs, metro gibi toplu taşım araçları, kalabalık iş yerleri) maske kullanılması önerilir. Kapalı ortamların belli aralıklarla temiz hava ile havalandırılması önemlidir.

Acil durumlar veya ciddi şikayetler dışında herhangi bir yakınması olmayan gebelerin zorunlu rutin kontrollerine ve aşılarına gitmeden önce telefon veya elektronik ortamda bu kuruluşun ( hastane, 1. Basamak sağlık kuruluşları, özel hastane veya muayenehane, klinikler) rutin hizmet vermeye devam etme durumunu, rutin kontrollerini ertelemeleri gerekip gerekmediğini sorgulamaları önerilir. Gebelerin mutlak zorunlu olan tarama testleri ve aşılar dışındaki kontrollerini ertelemeleri gebelerin sağlığının korunması açısından önemlidir.

Yüksek riskli gebeler dışındaki gebelerin zorunlu rutin kontroller ve özellikli durumlar (şiddetli baş dönmesi, ateş, karın ağrısı, sularının gelmesi, bacakta şişme ve kızarıklık, kanama, 1 saatten uzun süren rahim kasılmaları, şiddetli baş ağrısı, görme kaybı, çocuk hareketlerinin kaybolması gibi…) haricinde mümkün olduğunda sağlık konusundaki danışmalarını telefon veya internet üzerinden gerçekleştirmeleri tavsiye edilir.

COVID-19 enfeksiyonunda en sık görülen belirtiler ateş yükselmesi  (38 °C üstünde), kuru öksürük, yorgunluk, balgam çıkarma, nefes darlığı, kas ve eklem ağrıları, boğaz ağrısı, başağrısı, titreme, bulantı, kusma, burunda dolgunluk, diyare olarak sıralanır. Ayrıca koku ve tad duyusu kaybı, zihinsel bulanıklık, göğüsde basınç hissi gibi farklı semptomlar da olabilir. Bu durumda bir sağlık kuruluşuna başvuru yapılması gerekebilir. Sağlık kuruluşlarına zorunlu başvurularda gebeye sadece sağlıklı bir kişinin refakat etmelidir, refakatçi kişi sağlık kuruluşunun dışında yakınını beklemeye hazır olmalıdır.

Kadın hastalıkları ve doğum rutin muayenelerinin de bu dönemde yapılmaması, pandeminin hız keseceği ileri tarihlere ertelenmesi ve izolasyon kurallarına uyulması çok önemlidir.

“Evde Kal Türkiye”

TÜRK JİNEKOLOJİ VE OBSTETRİK DERNEĞİ